Yurtdışına Freelance Çalışmak İsteyenlere Öneriler
Upwork’te 6. Ayını Doldurmuş Bir Freelancer’ın Hikayesi
Ocak 2024’te büyük bir heyecanla Upwork hesabımı oluşturdum. Nelerin beni beklediğinden habersiz, profilimdeki boşlukları dolduruyordum. Gerekli kısımları doldurduktan sonra başvurulara başladım.
Bu yazıda neler var: Önce biri üzücü biri eğlenceli iki hikaye olacak. sonra da 6 madde ile öğrendiklerimden bahseceğim. En sonda da Upwork’e giriş için yararlı kaynakları bulacaksınız.
Kısaca Ben…
Ben Ahmet, 6 aydır Upwork’te Airtable ile otomasyonlar geliştiriyorum. Bilgisayar mühendisliği öğrencisiyim ve bu sene staj bulamadım. Staj bulamıyorsam kendi deneyim alanımı kendim açarım dedim ve freelance işlere başladım. 6 ay önce klavye tuşlarına basamayacağım işleri şimdi 2 günde teslim edebiliyorum. Yani demem o ki, öğrenci olsanız bile bir şekilde değer üretebilirsiniz, sadece bunu bulmanız lazım. Hadi konuya geçelim.
Şimdi size iki seçenek sunmak istiyorum. Eğlenceli bir hikaye mi dinlemek istersiniz, yoksa sıkıcı bir hikaye mi? Aşağıdaki başlıklardan istediğiniz hikayeleri okuyabilirsiniz. İkisi de freelance’in gerçekleri.
İlk Müşterim Beni Dolandırdı
İlk dönüşü aldığımda sevinçten havalara uçmuştum. Hemen mesajlaşmaya başladım ve projenin adımlarını anlattım. Anlaşmayı tamamlayıp işe koyuldum. Adım adım müşteriyi bilgilendiriyordum. Başta her şey çok güzel gidiyordu ama proje sona yaklaştıkça bazı sorunlar çıkmaya başladı. “Ben aslında böyle istememiştim.”, “Şu özelliği de eklemelisin”, “Biraz acele et!”… Kan, ter ve gözyaşı ile büyük uğraşlar sonucu projeyi tamamladım ve teslim için hazır olduğunu söyledim. Bir anda ortadan kayboldular ve mesajlarıma cevap vermediler. En sonunda güzel bir dolandırılma deneyimi yaşadığımı fark ettim. Tek tesellim, sistemi teslim etmediğim için bende kalmış olması… Yazının devamında da bahsedeceğim ama burada da değinmek istiyorum. Bu durumu yaşamamın nedeni, Upwork’ün kurallarını iyice incelemeden iş almaya başlamam ve iş anlaşması yaparken bazı önemli detayları gözden kaçırmam oldu.
Eğlenceli Hikaye
Kendimce çok güzel başvurular yapıyordum ama hiç dönüş alamıyordum. Motivasyonumu düşürmeden başvurmaya devam ettim. Başvurduğum işlerden birinin ücreti 40 dolardı. Ben bunu yetersiz görüp 50 dolarlık (10 dolarla dünyaları kurtarıyorum 💸) bir teklif göndermiştim.
Sonuç: Dönüş alamadım. Sonra aynı iş tekrar karşıma çıktı, demek ki kimse başvurmamıştı. Ben görür görmez tekrar başvurdum. Bu sefer 40 doları kabul etmiştim. Belki de “kim ulan bu çocuk” düşüncesiyle ilk dönüşümü aldım.
Yaşım gibi önemli detaylar ile kendimi tanıttıktan sonra bu işi aldım. Sonra aynı müşteriden bir iş daha, bir iş daha ve bir iş daha… Şimdi profilimdeki yorum bölümü aşağıdaki gibi görünüyor. Bu yazıyı yazmak mantıklı mı emin değildim çünkü 8 işimden 7’si bir müşteri ile ve diğeri de yukarıda bahsettiğim dolandırıcılık hikayesi. Yine de yazmaya karar verdim çünkü bu hikaye diğer freelance hikayelerinden oldukça farklı oldu. Tek bir müşteri ile iyi bir iletişim kurabildiğim için, bu iletişime yatırım yapmayı daha mantıklı buldum. Her seferinde farklı birinin işini anlamaya çalışmak ve o güveni vermek için çabalamak çok emek gerektiriyor. Bu yüzden, az müşteriyle sıkı ilişkiler kurmak bana daha mantıklı geliyor.
Peki bu eğlenceli hikayenin sıkıcı yanları yok muydu? “Tabii ki yoktu” desem de inanmazsınız herhalde. İlk işimiz tam 14 gün sürdü ve anlaştığımız fiyat 40 dolardı :D Bu işi yaparken defalarca freelance çalışmanın mantıklı mı diye sorguladım. Bu iş daha bitmeden aynı müşterim başka bir iş teklifinde bulundu. Çok şaşırdım çünkü işi yetiştiremediğim için kendimi yetersiz hissediyordum. Bu işi kabul ettim ve yine ilk işten önce bitirip teslim ettim. Başta yaptığım işin hak ettiği ödemeyi bile söylemeye korkuyordum. Sonra zamanla işler değişti. Ben istediğim ücreti daha rahat söylemeye başladım. O da kabul etti. Karşılıklı güveni sağladık ve şu an birlikte çalışmaya devam ediyoruz.
Ufak bir not: 40 dolarlık işi tamamladıktan sonra bana 50 dolarlık bir ödeme yaptı. İlk başvurumu unutmamış olsa gerek :D
Bu İki Deneyimden Neler Öğrendim
1. Pes Etmeyin
Eğlenceli hikayede bahsettiğim 40 dolar meselesinden dolayı o işe tekrar başvurmasaydım, şu an anlattığım şeylerin hiçbiri yaşanmamış olacaktı. Bu yüzden pes etmeden, aynı müşteriden de olsa, başvurmaya devam edin.
2. Fırsatlara Açık Olun ve Her İşe Atlamayın
Freelance çalışırken ürününüzü değil zamanınızı satıyorsunuz. Bu yüzden haftada 40 saate sahip olduğunuzun farkında olun ve işleri bu doğrultuda kabul edin. Eğer düşük fiyattan yüksek saatli bir işi kabul ederseniz, daha iyi bir teklif aldığınızda zor durumda kalırsınız. Herhangi bir şirkette çalışırken istifa edebilirsiniz ama projeleri yarım bırakamazsınız. Belki aynı fikirde değilsiniz, ama Upwork’te performansınız üzerinden değerlendiriliyorsunuz. Bu yüzden, aldığınız bir işi en iyi şekilde teslim etmeniz gerekiyor.
3. Müşteriniz ile Sorun Yaşasanız da Profesyonel Kalın
Hem dolandırıldığım işte hem de 7 iş yaptığım müşteride en zor zamanlarda bile kibar oldum ve iletişimimi sağlıklı sürdürmek için çabaladım. Bunun iki sebebi var: ilki, proje başarısız olsa da bir yorum alacaksınız ve “çok kabaydı” ile “işi yapamadı” gibi yorumlar arasında ciddi bir fark var. İkincisi, sorun yaşadığınız her müşteri dolandırıcı olmak zorunda değil. Sonrasında ilgili sorunları çözüp başka projelerde bir araya gelme ihtimalinizi çöpe atmamak. Bu gibi sebeplerden dolayı her zaman profesyonel kalın.
4. İşi Küçümsemeyin ve En İyi Şekilde Teslim Edin
Herhangi bir müşteriniz ile ilk işiniz çoğu zaman büyük olmayacak. Çünkü önce sizi tanıması ve size güvenmesi gerekiyor. Bu güveni verdikten sonra bir anda aslında çok daha önemli olan işlerden bahsetmeye başlayacak ve fikrinizi alacak. İşte bu aşamaya ulaşabilmek için basit de olsa ilk işte kalitenizi gösterecek detaylara yer vermeye çalışın ve sonraki işlerde bir araya gelmek istediğinizi belirten sinyaller verin.
5. Takım Arkadaşlarınız Olsun
Bu iki iş sürecinde de arka planda bana destek olan arkadaşlarım vardı. İletişimde zorlandığımda yardım ettiler, çözüm bulamadığım bir problemi çözmemi sağladılar. Bu yüzden çevrenizde iyi insanlar biriktirin ve zorlandığınız konularda onlardan destek alın. Ne de olsa freelance çalışmak, tek başına çalışmak demek değil.
6. İş ve Özel Hayat Dengesini Korumayı Unutmayın
İlk başladığımda, projeleri hızlıca teslim edebilmek için sabahladığım günler olmuştu. Sonra fark ettim ki ben uzun vadeli bir gelecek planlıyorum ve para kazanmak için gün aşırı sabahlayamam. Bu yüzden çalışma saatlerimi daha bilinçli planladım ve müşterilere daha uzun deadline’lar vermeye başladım. Hepimiz bir kez bu hataya düşecek olsak da, ben sizi uyarmak istedim.
Hala Başlamak İsteyenlere…
Buraya kadar geldiyseniz sizi tebrik ederim. 5 dakikalık bir yazıyı okumak istemeyen biri, bütün o başvuru süreçlerine katlanmak istemez diye düşünüyorum. Daha konforlu bir başlangıç için birkaç kaynak tavsiyesinde bulunmak istiyorum.
- Bu yazı :D
- Zekeriya Mulbay’ın Upwork’e Giriş Eğitimi (ücretsiz)
- Birlikte İhracat websitesi
- Upwork Academy (Upwork kurallarını anlamanız çok önemli. Bu yüzden ne olursa olsun haklarınızı önden öğrenin. Bunu yapmış olsaydım, ilk müşterim beni dolandıramazdı…)
Sonuç
Ben Upwork’te yer almaktan memnunum, bu hikayemin bir süre daha devam edeceğinin farkındayım.
Medium’da ve Youtube’da beni takip ederek ve yazıma alkış atarak bana destek olabilirsiniz. Daha fazlasına ahmetkok.dev üzerinden ulaşabilirsiniz. Bir başka yazıda görüşmek üzere…
